Kulak burun boğaz hastalıkları farklı belirtiler gösteren birçok hastalık grubuna sahiptir. Kulak hastalıklarının başlıca belirtileri arasında işitme kaybı, kulakta ağrı, kulak çınlaması ve denge kaybı yer alır. Burun hastalıklarının belirtileri ise burun tıkanıklığı, burun akıntısı, hapşırma, kokuya duyarsızlık ve sinüs ağrısıdır. Sinüzit belirtileri arasında yüz ağrısı, baş ağrısı, burun akıntısı ve öksürük bulunur. Akut sinüzit belirtileri yüksek ateş, yüz şişmesi ve koyu yeşil renkte burun akıntısı, kronik sinüzit belirtileri ise baş ağrısı, burun akıntısı ve öksürüktür. Alerjik rinit belirtileri ise burun akıntısı, burun kaşıntısı, hapşırma ve gözleri kaşımadır. Boğaz hastalıkları ise boğaz ağrısı, öksürük, ses kısıklığı, yutma güçlüğü ve bademciklerde şişlik gibi belirtiler gösterir. Her hastalık farklı tedavi yöntemleri gerektirse de genellikle ilaç tedavisi veya cerrahi müdahale gerektirebilir.
Kulak hastalıkları genellikle enfeksiyonlar, yaralanmalar veya yaşlanma gibi nedenlerle oluşur. Bununla birlikte, kulak hastalıklarının belirtileri arasında işitme kaybı, kulakta ağrı, kulak çınlaması ve denge kaybı bulunur. İşitme kaybı, kulak içinde birikmiş sıvı, kulak zarının yırtılması veya yaşlanmaya bağlı olarak ortaya çıkabilir. Kulak ağrısı genellikle orta kulak enfeksiyonları, kulak içi yaralanmalar veya kulak mantarı nedeniyle görülür. Kulak çınlaması ise kulakta bir çınlama veya uğultu hissi verir ve nedeni genellikle işitme kaybı, yüksek seslere maruz kalma veya kulakta bir tıkanıklık gibi faktörlerdir. Son olarak, denge kaybı kulakta denge organının etkilenmesi ile ortaya çıkar ve birçok nedene bağlı olabilir.
Burun hastalıkları, farklı nedenlerden kaynaklı birçok belirti gösterebilir. Bunların en yaygın olanları burun tıkanıklığı, burun akıntısı, hapşırma, kokuya duyarsızlık ve sinüs ağrısıdır. Burun tıkanıklığı, nefes alıp vermede zorluk yaşattığı gibi geniz akıntısı, boğaz ağrısı ve uyku problemlerine de neden olabilir. Burun akıntısı ise berrak sıvıdan koyu yeşil renkteki mukuslara kadar değişebilir. Hapşırma, burun tıkanıklığına eşlik edebilir ve kişinin hayatını olumsuz etkileyebilir. Kokuya duyarsızlık sık rastlanan bir belirti olmakla birlikte kalıcı hale gelebilir. Sinüs ağrısı ise burun tıkanıklığı, burun akıntısı ve baş ağrısı ile birlikte görülür.
Sinüzit Belirtileri
Sinüzit, burun ve yüzdeki sinüslerde enfeksiyon veya iltihaplanma nedeniyle oluşan bir rahatsızlıktır. Sinüzit belirtileri şunları içerir:
- Yüz ağrısı
- Baş ağrısı
- Burun akıntısı
- Öksürük
Sinüslerin içindeki basınç, sinüzitin en sık görülen belirtilerinden biri olan yüz ağrısına neden olabilir. Baş ağrısı ve burun akıntısı, sinüzitin diğer belirtileridir. Öksürük, akciğerlere doğru akan burun salgılarının bir sonucu olarak ortaya çıkar. Eğer bu belirtilerden herhangi biri veya birkaçı kendinizi rahatsız ediyorsa, bir doktora danışarak uygun tedaviyi almanız önerilir.
Akut sinüzit, sinüslerin enfekte olması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Bu enfeksiyonun en belirgin semptomları arasında yüksek ateş, yüz şişmesi ve koyu yeşil renkte burun akıntısı yer alır. Sinüslerin etrafındaki dokuların enfeksiyonu, yüz ağrısı ve baş ağrısı da dahil olmak üzere ağrı ve rahatsızlığa neden olabilir. Baş dönmesi ve kulak ağrısı da diğer yaygın semptomlardır.
Akut sinüzit genellikle iki haftadan kısa sürer ve doğru tedavi ile iyileşme süreci hızlandırılabilir. İlaç tedavisi, burun spreyleri ve temizlik, bol su içme ve dinlenme tedaviye dahil edilebilir. Bununla birlikte, semptomlarınız ciddi ise, doktorunuz cerrahi müdahale önerisi de verebilir.
- Yüksek ateş
- Yüz şişmesi
- Koyu yeşil renkte burun akıntısı
- Baş ağrısı
- Yüz ağrısı
- Baş dönmesi
- Kulak ağrısı
Eğer bu semptomlarla karşı karşıya kaldıysanız, doktorunuzla görüşmek en uygun hareket olacaktır.
Kronik sinüzit, sinüs boşluklarındaki iltihabın 12 haftadan uzun süre devam ettiği bir durumdur. Bu rahatsızlık tedavi edilmezse ciddi sorunlara ve kalıcı hasarlara neden olabilir. Kronik sinüzitin belirtileri arasında yoğun burun akıntısı, sık sık tekrar eden öksürük, baş ağrısı, yüz ağrısı ve genel olarak halsizlik hissi yer alır. Ayrıca halsizlik, hafıza kaybı, konsantrasyon güçlüğü, uykusuzluk ve irritabilite gibi belirtiler de görülebilir. Kronik sinüzit genellikle antibiyotikler ve burun spreyleri gibi ilaçlarla tedavi edilir, ancak daha ileri durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir.
Alerjik rinit, burun içindeki dokuların irritanlara karşı alerjik bir reaksiyon göstermesi sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Bu hastalığın en belirgin semptomlarından biri burun akıntısıdır. Aynı zamanda burun kaşıntısı, hapşırma ve gözlerde kaşıntı da alerjik rinit belirtileri arasındadır. Ayrıca, baş ağrısı, yorgunluk ve uyku bozuklukları da bu hastalığın belirtileri arasında sayılabilir.
Alerjik rinit belirtileri, özellikle bahar ve yaz aylarında polen ve çiçeklerin üreme döneminde daha sık görülür. Ancak, toz, küf, hayvan tüyü ve sigara dumanı gibi iç ortamda bulunan faktörler de alerjik rinit semptomlarını tetikleyebilir. Alerjik rinit tedavisi, semptomların şiddetine bağlı olarak ilaçlar, immünoterapi veya diğer alternatif tedaviler ile yapılabilmektedir.
KBB hastalıklarının belirtileri arasında en sık görülenler boğaz hastalıklarının belirtileridir. Boğaz ağrısı, öksürük, ses kısıklığı, yutma güçlüğü ve bademciklerde şişlik, boğaz hastalıklarının belirtileri arasında yer almaktadır. Boğaz ağrısı genellikle zararsız bir durum olsa da, gazlı içecekler, sigara kullanımı ve reflü gibi durumlarda ağrı artabilir. Öksürük, üst solunum yolu enfeksiyonlarının bir belirtisi olabilir ve üretken veya kuru öksürük olarak ortaya çıkabilir. Ses kısıklığı, inflamatuar bir durum olan larinks iltihaplanması ile ilgili olabilir. Yutma güçlüğü, boğazda sertleşmiş duvarlar ve boğaza kaçan yabancı cisimler gibi birçok nedenle ortaya çıkabilir. Bademciklerde şişlik, bakteriyel enfeksiyonlardan kaynaklanabilir ve tonsillit olarak adlandırılır.
Farenjit, boğaz bölgesindeki üst solunum yolu enfeksiyonuna bağlı olarak ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Farenjit belirtileri arasında en yaygın olanı boğaz ağrısıdır. Aynı zamanda yutma güçlüğü, kuru öksürük ve ateş de görülebilir. Eğer enfeksiyon ilerlerse, bademciklerde şişlik, kulak ağrısı ve solunum zorluğu gibi belirtiler de ortaya çıkabilir. Tedavisinde, öncelikle hastalığın nedeni tespit edilerek uygun antibiyotik ve ağrı kesiciler kullanılır. Hastalığın kesin tedavisi için mutlaka doktor tavsiyesi alınmalıdır.
Tonsilit hastalığı, bademciklerde meydana gelen bir enfeksiyondur. Bu hastalıkta boğaz ağrısı, bademciklerde şişlik ve yutma güçlüğü gibi belirtiler ortaya çıkar. Bademciklerin enfeksiyon kapması sonucu şişerek vücudun savunma sistemi hastalığa karşı savaş başlatır ve bu savaş sırasında yüksek ateş oluşur.
Tonsilit belirtileri, çocuklarda daha sık görülmekle birlikte yetişkinlerde de görülebilir ve tedavi edilmediği takdirde uzun süreli sağlık sorunlarına sebep olabilir. Fakat belirtilerin hafiflemesiyle birlikte ilaç tedavisinin yanı sıra diğer tıbbi müdahaleler de gerekebilir. Tonsil ameliyatı, tekrarlayan bademcik enfeksiyonlarına karşı önerilen bir yöntemdir.
- Boğaz ağrısı
- Yutma güçlüğü
- Bademciklerde şişlik
- Ateş
Kulak burun boğaz hastalıkları tedavisinde uygulanacak yöntemler, hastalığın türüne ve şiddetine göre değişiklik gösterir. İlaç tedavisi ilerleyen hastalıklarda yetersiz kalabilirken, cerrahi müdahale gerektiren durumlarda da söz konusu olabilir.
Kulak enfeksiyonlarına bağlı işitme kaybı veya kulakta oluşan diğer problemler, kulak zarı deliği, kulak enfeksiyonu tedavisi veya ameliyatı yoluyla tedavi edilebilir.
Burun hastalıkları için genellikle ilaç tedavisi tercih edilir. Sinüzit için antibiyotik ve burun spreyleri kullanılabilirken, alerjik rinit tedavisinde antihistaminikler ve nazal kortikosteroid spreyler önerilir.
Boğaz hastalıklarının tedavisi de hastalığın türüne bağlıdır. Farenjit için antibiyotik tedavisi uygulanırken, kronik tonsillit ve bademcik problemleri için tonsillektomi gerekebilir. Ses kısıklığı veya polipler için cerrahi müdahaleye başvurulur.
KBB hastalıklarının tedavisi için ilk adım, bir uzman olan KBB doktoruna başvurmaktır. Doktor, hastalığın ciddiyetine ve tipine göre uygun tedavi yöntemini belirleyecektir.